Güzelyurt’ta yaşayan Nidai Kıbçak, lisans ve yüksek lisans eğitimini tamamlamasına, askerlik görevini asteğmen olarak yapmasına rağmen, bugün tost satarak hayatını sürdürüyor. “Diplomalı Tostçu” olarak tanınan Kıbçak, yaşadığı hayal kırıklığını ve kendi ayakları üzerinde durma mücadelesini Gadara Medya’ya anlattı.
Lefke Avrupa Üniversitesi’nde Beslenme ve Diyetetik ile Sporcu Beslenmesi alanlarında İngilizce yüksek lisans yapan Kıbçak, “Yıllarımı eğitime verdim, makaleler yazdım, kendimi geliştirdim ama kimse yüzüme bile bakmadı. Bu ülkede okumayana değer veriliyor, okuyana ise kapılar kapalı” diyerek sistemdeki çarpıklığa dikkat çekti.
Akademik kariyer hayallerine rağmen yurtdışına gitmeyi tercih etmediğini belirten Kıbçak, ailesinin desteğiyle Güzelyurt’ta bir tost dükkanı açarak kendi yolunu çizmeye karar verdiğini söyledi. “Ben göç etmedim. Ülkeme, bölgeme ve kendime sahip çıktım. Şu an tost yapıyor olabilirim ama alnımın teriyle gururla çalışıyorum” dedi.
Nidai Kıbçak’ın hikayesi, ülkede uzun süredir tartışma konusu olan beyin göçü, işsizlik ve liyakat sorunlarını yeniden gündeme taşıdı. Okuyan, üreten gençlerin sistem dışında bırakıldığı bu dönemde Kıbçak’ın duruşu hem düşündürdü hem de umut verdi.
“Okumak suç değil ama cezasını biz çekiyoruz” diyerek sitem eden Kıbçak, gençlere de önemli bir mesaj verdi: “Eğitimden vazgeçmeyin ama hayallerinizi başkalarının size sunacağı fırsatlara bağlamayın. Gerekirse yolunuzu kendiniz çizin.”
Kıbçak, sözlerini şu cümleyle noktaladı: “Bu ülke, siyasi gücü olanların değil, akıl gücüyle yol alanların önünün açıldığı gün gerçekten düze çıkacaktır.”
