Toplum sevgi ile bütünleşir, adaletle ayakta durur, dürüstlükle yol alır...
Doğru ve iyi olanı yapma kesin kararlılığı doğru sonuçlara ulaştırır!
Siyaset, herkes için ve her zeminde geçerli olacak, belli kurallar çerçevesinde yürütülmelidir.
Peki, ülkemizde siyasette durum böyle midir? “Olan” nedir? “Olması gereken” nedir?
Herhangi bir şeyin değişmesinden ya da bozulmasından söz ettiğimizde zihnimizde “iyi” olma durumu ya da “doğru” olma haline ilişkin bazı olumsuz yargılar var demektir. Son zamanlarda siyasette bozulmadan söz edilmeye başlanmış, siyasetçilere karşı tereddütlü bir bakış oluşmuştur ne yazık ki. “Olan” budur…
Oysaki hukuki, ahlaki ve kültürel kurallar adaletli ve erdemli bir toplumsal yaşamın vazgeçilmezi aynı zamanda bütün devlet politikalarının dayanağıdır. Politik mekanizmada yer alan her bireyin elinden gelenin en iyisini yapması, bu değerlere sahip çıkması büyük önem taşımaktadır. Bu “doğru ve iyi” insanların yetişmesi için de gerekli ve şarttır.
İçinden geçtiğimiz dönemde, geleceğe yönelik umutlarımızın azaldığı, sorunları çözme kapasitemizin zayıfladığı ve etkisiz bireyler haline getirildiğimiz, her şeyin boş ve ne yaparsak yapalım hiçbir şeyin düzelmeyeceği duygu durumuna sürüklenmemeliyiz.
İşte “Olması gereken” budur…